Ölü Ozanlar Derneği *

Çoklu zeka kuramını kullanarak ders anlatmak için araştırmalar yaptığım sırada farkettim ki her öğretmen bu kuramı kullanamaz ta ki öğretmenin içinde böyle bir cevher böyle bir enerji olsun. Eğitim tekniklerinden anladığım kadarıyla bu dersleri bize taa üniversite 1. Sınıftan itibaren vermiş olsalardı bir çok şeyin açıklığa kavuşup kafamızda netlik kazanmış olması kaçınılmazdı. Ama vermediler ve en az 4-5 yıl bocalayacağımızı da garantilemiş oldular. Eğitim derslerinin farkındalık uyandıran en önemli yanı, öğretmenliğin ne kadar zor bir meslek olduğudur. Bir öğretmenin madden ve manen yıpranmayacağının garantisi yok ve naparsa yapsın hep bir tarafların eksik kalacak olması hissi de bir o kadar ağır. 
Ölü Ozanlar Derneği iyi bir örnek tüm bunlar için. Bir arada olmak, birlikte bir şeyler yapmak, birlikte çok farklı şeyler yapmak, aykırı olmak, sevmek, sevmekten korkmamak, hayatla senkron olmak vs. .. bunlar çok güzel şeyler. Bunların hepsini zamanında yapmış olmak da ayrı bi güzel. Buraya gene nasıl geldik bilemiyorum. Hayat çok pahalı diye analiz yapanlar, hayatın ne kadar anlamlandırılamaz oluşunu anlamaları karşısında ne yaparlardı bilemiyorum. Her şey akıyor, her şey. O akışın içindeyim, istesem de istemesem de. Bildiğim tek şey bu ve buraya kadar olan kısım. Ötesini ve öncesini bilmiyorum. Akış güzel. Güzel olmak zorunda.

Yorumlar

Popüler Yayınlar