KİTAP | DENEME | Fatma Barbarosoğlu ~ İmaj ve Takva

Fatma Barbarosoğlu'nun yazılarını vakit buldukça takip etmeye çalışır ve analizlerine hayran kalmadan edemem. Mutlaka en başından bu zamana yazdığı tüm yazılarını okumam gerekir diye düşünür bunun zorluğu karşısında ezilirim. Bunlarla beraber, geçmişteki köşe yazılarını o zamanın gündeme aşina olamayacağımdan anlamakta zorlanabilir ve bugüne ait çıkarımlar bulamayacağımı düşünerek tereddüte düşmeden edemezdim. Kitap Fuarı'nda görünce 'en çok baskı yapan kitabı' diye düşünerek İmaj ve Takva'yı aldım. Kitabı okumaya başladığım andan sonuna kadar ne kadar da bugünden yani hiç yabancısı olmadığım bir hayattan bahsettiğini hayranlıkla anladım. Ele aldığı konulara şimdiye kadar bir çok kişi değinmiştir eminim ama
Fatma Barbarosoğlu'nu diğerlerinden ayıran şey, şahit olduğu mevzuları kendi derdiymiş gibi ele alıp, büyük bir samimiyetle bizden biri olarak açık, anlaşılır bir o kadar da yapılması zor analizleriyle kendine hayran bırakıyor.
Kitapta kadınlar var ama öyle kadın hakları gibi indirgeme yapmadan, kadına yaratıcının verdiği gerçek değerle yaklaşıyor. Başörtülü kadınların nasıl evrildiği, neye inanıp ne yapmak zorunda bırakıldıkları, ne yaptıklarını nasıl bilmediklerini nedenleri ve sonuçlarıyla içimizi cız ettirecek şekilde farkındalık ortaya koyuyor. Kamusal alan krizleri, başörtüsü meselesi, fotoğraf video ve TV ile ifşa edilen hayatlar... Bunlara dair düşüncelerimizi derinleştirip, yalnız değilmişim dedirtiyor. Bilmiyorsak bilelim ve unuttuysak yeniden hatırlayalım diye... Son olarak hepimizin şu an içinde bulunduğu duruma dair de kitaptan bir cümle:

''Kendimi Araf'ta hissediyorum. Bütün yüklerimle beraber. Ne büyükannemin manevi terekesine sahibim, ne de akıllarını ve nefislerini kalkan edinenlerin söylemiyle rahat içim.''

Yorumlar

Popüler Yayınlar